SEVGİ ÖYKÜLERİ

Pazar, Mart 19, 2006

Müştak Efendinin Kızları

Evimizin tam karşısında iki terzi aile bitişik otururlardı. Terzi Ali Sırrı Bey’lerle bir aile gibi çok samimiydik. Müştak Efendi’lerle ise mesafeli bir komşuluğumuz vardı.

Müştak Efendi’nin ikisi ilk, ikisi ikinci karısından dört çocuğu vardı. Büyük kızları varlıklı insanlarla evlenmişler, başka şehirlerde yaşıyorlardı.

Gençliğinde iyi bir terzi olan bu adamın o zamanlar müşterisi çokmuş. Ama yaşlanınca artık pek dikiş diktiren yoktu. Çocukluk hatta genç kızlığımda bile ayakkabı gibi elbise de ısmarlama dikilirdi. Bayan mahalle terzileri kadınlara , erkek terziler de beylere dikiş dikerlerdi.

Müştak Efendi’nin küçük kızı Gönül benim okul arkadaşımdı. Okula beraber giderdik. İlkokul 4. sınıfa kadar okudu, sonra okuldan aldılar. Beyaz tenli, kırmızı yanaklı güzel bir kızdı.

Ablası Mediha, harçlığını çıkarmak için çeyizlik iğne oyası örtüleri yapardı. Pencerenin önünde hep aynı yerde oturur, arada sokaktan gelip geçenlere bakarak oyalarını işlerdi. Ev gezmelerine fazla gitmezlerdi.

Mediha; çok zayıf, kara kuru ve içine dönük bir kızdı. O devre göre yaşı da epey olmuş evlenememişti.

Gönül, bizim çok yakından tanıdığımız, soylu bir ailenin ticaretle uğraşan oğluyla evlenip İstanbul’a gitti. Kocasının ailesiyle oturuyordu ve herşey yolunda gidiyordu. Çocukları olmuyordu. Sağlığı bozulan Gönül bir ameliyat geçirmiş, arkasından da genç yaşta ölmüştü.

Nihayet Mediha’ya da bir kısmet çıkmış; O da yuvasını kurmuştu. Annesi yalnız yaşamaya başlamıştı. Zira babası çok uzun yıllar önce ölmüştü.

Yaşına rağmen hemen hamile kaldı. Doğumuna çok az vardı. Kocası bir iş kazasında öldü.

Mediha karnında bebeğiyle annesinin evihe döndü. Bebeğinin dünyaya getirdi. Güzel bir kızı olmuştu.

Sokağa bakan penceresinin önünde oturup lanetlenmiş kaderini oyalara dökmeye yeniden başladı.

Annesi yaşlandı. Kızı büyüdü, serpildi. Sorumsuz, asi, söz dinlemeyen bir kız oldu. Mediha, babasız çocuk yetiştirmenin zorluklarını yaşıyordu. Maddi-manevi problemlere dayanmaya çalışıyordu.

Günün birinde kızı daha rüştünü ispat etmeden bir serseriye kaçtı.

Türk Filmi der güleriz ama bazen yaşananlar Türk Filmlerini de aratmıyor

Sonunda zorluklara daha fazla dayanamayan Mediha’nın sağlığı bozuldu. Yoksulluk tedavisini geciktirdi. Ablaları yardım ettiğinde iş işten geçmişti.

Bu dünyaya çile çekmek için gelmişti. Çilesi bitince de uçup gitti.
İyice yaşlanan anne, iki evladına kavuşmak için birkaç sene daha bekledi. Komşularının desteği ile (yaşamadı da) hayatını devam ettirdi. Sonunda büyük bir mutlulukla kızlarına kavuştu.